ÖZGÜRCE YAŞA

 


ÖZGÜRCE YAŞA

Sevinç, valizindeki son düzenlemeleri yapıyordu. Eksiklerini tamamlamak için bir gün öncesinden alışverişe çıkmıştı. Her güne bir kombin ayarlamış, renk renk takılar seçmişti. Bu seyahat için arkadaşlarıyla aylar öncesinden planlama yapmışlardı. Uçak biletleri alınıp otel rezervasyonları yapılmıştı. Gezilmesi gereken yerler araştırılmış, yemek yenilecek restoranlar listeye eklenmişti. Nerede ne yenir, ne kadar ödenir daha gitmeden öğrenmişlerdi. Arkadaşlarıyla gün içinde konuşup planlarına yeni seçenekler eklemişlerdi. Her detay ayrı ayrı düşünülmüş, artık son gün gelip çatmıştı. Yarın sabah senenin başından beri bekledikleri seyahatleri başlayacaktı.

Valiz hazırlığına bir mola vermek istedi. Radyonun sesini açıp sabah dağılan mutfağını toparlamaya başladı. Bir taraftan kahvesini hazırlıyor, bir taraftan son işleri bitirmeye çalışıyordu. Mutfaktan buram buram kahve kokuları yayılmaya başladı.

Radyodaki ses “Gençlik bir kere yaşanır, özgürce yaşa!” diyordu. Kısacık molasında bu ifade çok dikkatini çekti. Hakikaten hayat bir kere yaşanıyordu. İnsana hiç geçmeyecek gibi gelse de yıllar hızla geçiyordu. Sevinç için de öyleydi. İş hayatı, ev koşturmacası derken özellikle son yıllar hızlı geçmişti. Seyahati için yaptığı hazırlıkları düşündü bir an. Detay detay her şeyi planlamıştı. Bir aksilik çıksın istemiyordu. Merak ettiği yerler vardı ve hepsini görmeliydi. On günlük seyahat için ne kadar da şartları zorlamıştı. Peki, hayata karşı? Bu kadar ilgisi, merakı var mıydı? Hedefleri, yapmak istedikleri nelerdi mesela? O olmazsa olmaz dedikleri gerçekten hayatının neresindeydi? İşi, kariyeri, evi, arabası… Sahip olduklarını düşündü, hepsine ne kadar da emek vermişti. Peki, vazgeçmesi gerekirse vazgeçebilir miydi? Bir kere yaşayacağı hayatta hedefleri sadece bunlarla mı sınırlıydı?

İnsan ihtiyaçları olan bir canlıdır. Beslenme, barınma, kabul görme, sevilme, beğenilme ve türlü türlü ihtiyaçlar... Hayatı boyunca da bu ihtiyaçlarını karşılamak için çabalar. Hayatın doğal akışıdır aslında. Ancak bazen isteklerini ihtiyacı zanneder. Bir evi varken daha büyük bir ev ister mesela. Daha iyi bir arabaya binmek ister. Madem o kadar çalışıyor, en iyi otellerde tatil yapmak ister. Oysaki ihtiyacı olan; hayatın koşturmacasına biraz mola vermektir. İşte bu isteklerine ulaşmak için de bazen kıvamı kaçırır. Olması gerekenden daha fazla uğraşır ve dengeyi bozar. İsteklerinin gerçek ihtiyaçları olduğunu düşünüp buna inanır. Bu yüzden de zihninde bu duruma mantıklı gerekçeler bulmaya başlar. Giderek bu istekler ve onlara sahip olup ulaşmak, hayatının amacı haline gelir. Sonrasında ise hayat olumsuz geri bildirim vermeye başlar.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki: Vazgeçebildiğin senindir. İnsan ancak vazgeçebildiğinde gerçek özgürlüğüne kavuşmuş olur.

Bir şeyleri vazgeçemeyecek kadar çok istemek, insanı o konuda aşırılaştırıp dengesini bozar. Oysaki insan aşırı isteklerinden ve ihtiyaçlarının da fazlasından uzaklaşabildiğinde dengeye gelir. Amacı sadece bunlar olmadığında ve vazgeçebildiğinde hayatını kontrol edip gerçek özgürlüğü bulabilir.

Ancak o zaman hayattan da gerçek anlamda keyif almaya başlar. Bir de bakar ki vazgeçmekte zorlandığı yerler, onu özgürleştirip mutluluk kaynağı oluvermiş.

Hayatta vazgeçebilir olanlardan olabilmek ümidi ile…

===   

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerle yarını şekillendiren bir gerçeklik ilmidir. Bireylerin problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir.

 

Kim Kimdirİlişkide UstalıkBaşarı Psikolojisi programlarıyla mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara stratejiler sunar.

 ===

 

“Milyarlarca insan içinde, “bir” kişinin ne önemi olabilir ki?

 

Bunun cevabını o “bir” kişiye sorun!”

 


Yahya Hamurcu




 

8 Yorumlar

  1. Gerçekten insan zorlansa da sonrasında çok güzel hayirlar onu buluyor,hep özgür kalabilmek duasıyla, yüreğinize saglik,Şu zamanda en cok ihtiyaç duyulan yüreklere şifa bir yazı olmuş

    YanıtlaSil
  2. Vazgeçebildiklerimiz bizi özgürleştiriyor. Sıkı sıkıya tutunduğumuz isteklerimiz bizi kendimizden uzaklaştırıyor... Kaleminize sağlık 🌻

    YanıtlaSil
  3. Vazgeçebilmenin getirdiği özgürlüğün tadı hiçbirşeyde yoktur.

    YanıtlaSil
  4. Doğru vazgeçişlerle yol alabilenlerden olmak ümidiyle

    YanıtlaSil
  5. Her vaz geçiş ruha ve bedene dinginliktir,sadeleşme öze dönmedir kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  6. Vazgeçtikçe güçleniyor insan

    YanıtlaSil
  7. Yaptığımız her yemeğin nasıl bir kıvamı varsa ilişkilerimizin hayatımızında bir kıvamı var. Bu kıvamı oluşturmak için hedeflerimize göre işimize neyin yaradığı neyin olmadığını anlayıp işe yaramayanlardan vazgeçip yarayanların miktarını gereği gibi kullanmayı iyi algılamalı....

    YanıtlaSil
  8. Ayşe Budak26.01.2025 18:14

    İnsan getçekten özgür olduğunda mutlu olmayı da başarır.🌱

    YanıtlaSil
Daha yeni Daha eski