Kim Kimdir?

Bu hayatta her insanın birbirinden farklı istekleri vardır. Bunları gerçekleştirmek için kendine bir yol çizer ve hareket başlatır. Hareketin sonunda asıl amacına, yani mutluluğa ve başarıya ulaşmayı hedefler. İnsan bunu her zaman başarabilir mi? İnsanlar bir şeye sahip olduğunda mutlu ve başarılı olacağına inanırlar. Çoğu insan için başarının ölçüsü sahip oldukları olabilir. Mutlu olmak için evlenenler altı ay içinde boşanabilirler. İnsan daha mutlu olmak için zengin olmayı isteyebilir. Zengin olduğunda ise kendini mutlu ve başarılı hissetmeyebilir. Kariyer sahibi olmak ya da yurt dışında taşınmakla mutlu olacağını zannedebilir. Ama işler hiç de düşünüldüğü gibi gitmeyebilir. İyi niyetle çıkılan bu yolda nerelerde hata yaparız?

 

Bu hayatta hedeflerine ulaşmış insanlar da vardır. İnsanlar başkalarına kıyasla zor şartlarda yaşamalarına rağmen mutludur. Yaşanılan problemlere rağmen evliliğinde mutlu olan insanları da görürüz. Paradan bağımsız olarak kendini başarılı hisseden kişilerin hayatlarına bakabiliriz. Onlar neyi, nasıl yapmışlar da mutlu ve başarılı olmuşlar? Biz nerede hata yapıyoruz ve farkına varamıyoruz? İşte Deneyimsel Tasarım Öğretisi bize bu soruların cevabını veriyor.

Deneyimsel Tasarım Öğretisinin Amacı Nedir?

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, insanın amacını amaç edinmiştir. İnsana dününden daha mutlu ve başarılı olmanın yollarını gösterir. Geçmişten günümüze kadar gelen deneyimleri bizimle paylaşır. Bize bu deneyimlerden faydalanarak geleceğimizi tasarlama imkânı sunar. Yani bizim deneyim transferi yapmamızı sağlar. İnsanoğlu doğduğu andan son nefesine kadar öğrenebilen bir canlıdır.

 

İnsan Nasıl Öğrenir?

• Deneme yanılma

• Deneyim Transferi

Kimi insan her şeyi denemek ister. İşte “Ben yaşamadan öğrenemiyorum” diyenler, deneme yanılma yöntemini tercih edenlerdir. Bu hatatta her şeyi yaşayarak öğrenmeye çalıştığımızda hata yapabiliriz.

İnsan deneme yoluyla yaptığı işin sonucunda çok acılar yaşayabilir. Evlilik kararında da deneme yanılma ile yanılabiliriz. Doğru kişiyi bulana kadar elimizde ise kalan dört  başarısız evlilik olur. Oysaki insan her şeyi kendi yaşamak zorunda değildir. Deneme yanılma öğrenmenin en maliyetli yoludur. Hayat deneme yanılma yöntemi ile öğrenilecek kadar uzun değildir. Yaşayacağımız her şeyi deneyerek öğrenemeyiz.  İnsan ilişkilerinde yaşadığımız deneme yanılmalar da kaybımız daha büyük olabilir. Yanlış bir evlilik, yanlış bir ticari hamle hayatımızda yıllarımıza mal olabilir. Sonunda ayrılırız veya iflas ederiz belki ama iflas sonrası borçlar, o evlilikten kalan acıları toparlaması bir o kadar zor olur.

Davranışları bozulmuş çocuğumuzu yetiştirirken ne kadar deneyip yanılabiliriz?

Peki çocuğumuzla da derslerinde sorunlar başladığında onu hayatımızdan çıkarabilir miyiz?

Ancak doğru deneyim transferi ile çocuğumuza nasıl davranacağımızı bilebiliriz. Aynı zamanda çok fazla şey yaşamış olmak deneyimli olduğumuz anlamına gelmez. Esas olan bu yaşananlardan ders çıkartıp deneyime dönüştürebilmektir. Yaşanılanlar ancak bu şekliyle bir anlam kazanır. Dünden bugüne insanlar birçok deneyim elde etmişlerdir. Bizler de bu deneyimlerden faydalanıp hayatımızı daha kaliteli yaşayabiliriz. Deneyimsel Tasarım Öğretisi bizlere bu kalitede bir hayata ulaşmanın yöntemlerini gösterir.

Deneyim transferinden elde edilen bilgiler hayatımızda kolaylık sağlar. Olayların sonucu hakkında öngörülü olabilir ve tedbir alabiliriz. Birçok şeyi deneyip bizzat yaşamamıza gerek kalmaz.

Deneyim transferini nerelerde kullanabiliriz? Evliliğimizde, ticaretimizde, hayatımızın her alanında deneyim transferi yapabiliriz. Kararlarımızda deneyim transferi yapmak daha az yanlış yapmamızı sağlar. Deneme yanılmanın maliyeti fazla iken deneyim transferinin ki daha azdır. Deneme yanılma yönteminde zaman kaybımız çok olur. Deneyim transferiyle sonuçları deşifre ederiz ve amacımıza giden yolda en az hatayla hedefimize ulaşırız.

Sonuçları nasıl deşifre ederiz? İz ve işaretleri okuyarak.

İz ve İşaretler

Hiçbir şey bir anda olmaz, mutlaka öncesinde bize işaretini verir. Olay olur ve sonrasında izi kalır. Bu işaretleri görmemiz, bizi doğru hedefe götürebilir. Hayatın içindeki somut iz ve işaretleri rahatlıkla okuyabiliriz. Ama soyuttaki mesajları algılamak daha zordur. Mesajları algılayabilmek için de ilme ihtiyacımız vardır. Deneyimsel Tasarım Öğretisi karşılaştığımız olayların iz ve işaretlerini okuyabilmemizi sağlar. Hayatın akışında geriye dönüp baktığımızda hatalarımızın izlerini görebiliriz. Başımıza neyin neden geldiğini o izlerden hatırlarız. Başımıza neyin geleceğini ise işaretler bize gösterir. Geçmişin izleri de geleceğe ışık tutar. İz ve işaretlerin ilmini bilince hata tekrarına düşmekten kurtuluruz.

Hayatın içindeki iz ve işaretleri görmemizi ve çözüm üretebilmemizi sağlar. Önümüzü aydınlatır; yolumuzu, seçeneklerimizi bize gösterir. Çözüm marifetimizi geliştirir ve bu da hayatımızda kolaylıklar sağlar. Böylelikle aynı hataları tekrar tekrar yapmadan hedefimize ulaşırız. İz ve işaretleri okuyabilmek için sebep ve sonuç ilişkisi kurmamız gerekir. Deneyimsel Öğreti bize olaylarda ki sebep ve sonuç ilişkisini tanımlar.

Sebep Ve Sonuç

Hayatta her şey sebep ve sonuç ilişkisine dayalıdır. Benzer sebepler, benzer sonuçları oluşturur. Bu geçmiş, şimdi ve gelecekteki tüm insanlar için aynı şekildedir. İnsan bugününü yaşarken aslında geleceğini tasarlar. Bugün verdiği kararlar yarınını belirler.

Aynı şekilde bugününe geçmişinde oluşturduğu sebeplerle gelmiştir. Yani hayatın içinde sürekli bir döngü vardır. Hangi sebepleri oluşturursak hangi sonuçları alırız? Başarılı olmuş insanlarla aynı sebepleri oluşturursak benzer sonuçlara ulaşırız. Erken kalkan insanların hayatlarında daha başarılı olduğuna şahit olmuşuzdur. Biz de erken kalkmaya başladığımızda iyi sonuçlar alırız. İşlerimizin zamanında bittiğini daha kolay çözüldüğünü fark ederiz. Beslenmesine dikkat eden insanların daha sağlıklı olduğunu ve kolay kilo verdiğini görürüz.

Benzer sebepleri oluşturanlar benzer sonuçlara ulaşırlar. Mutlu olmuş kişilerin sebeplerini oluşturursak bizde mutlu olabiliriz.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi binlerce danışmanlık sonucu test ettiği deneyim transferlerini aktararak hayat kalitemizi arttırmamıza destek verir. Bu yöntemlerin başarısını sağlayan en önemli sebep verilen bilgilerin gerçeğe dayalı, test edilmiş bilgi teknolojisi olmasıdır. Bilginin Deneyimsel Tasarım Öğretisi müfredatına girebilmesi için dört özelliği taşıması gerekir.

Gerçek Bilginin Özellikleri

• Tutarlı
• Faydalı
• Anlaşılabilir
• Uygulanabilir

Tutarlı

Deneyimsel Tasarım Öğretisi’nin aktardığı bilgiler gerçektir. Bir bilgi gerçek ise tutarlı olmalıdır. Tutarlı bir içeriğin kişisel yorumu olmaz. “Bana göre” veya “bence” diyemeyiz. İnsanlara, zamana, mekâna göre değişmez. Bir bilgi tutarlıysa onunla bağlantılı diğer bilgileri de destekler. Bilgiler arasında çelişki yoktur, ilişki vardır ve bilinenden bilinmeyene ulaşılır. Bir bilgi gerçek olması için zıddında da tutarlı olmalıdır. Gece ile gündüz birbirinin zıddıdır. Güneşin varlığı gündüzü, güneşin yokluğu ise geceyi ifade eder. Tıpkı bunun gibi hayatta da bilginin tutarlılığını zıddına bakarak anlayabiliriz. Gerçek bilgi her yerde aynıdır. Güneş doğudan doğar ve batıdan batar. Bu bilgi dünyanın her yerinde tutarlı bilgidir. Tutarlı bir bilgi doğurgan olur ve bildiğimiz bir konudan, bilmediğimiz bir konuya bizi götürebilir. Gerçek bilgi aynı zamanda insana fayda veren bilgidir.

 

Faydalı

Deneyimsel Tasarım Öğretisi’nde bir bilgi ancak fayda sağlıyorsa aktarılır. Anlatılan her bilgi bizi dünümüzden daha iyi yapar nitelikte olmalıdır. Daha iyi ilişki kurabilmemizi, çocuğumuzu daha iyi yetiştirmemizi ve daha iyi ticaret yapabilmemizi sağlar. İhtiyacımız olmayan bilgileri aldığımızda bu bize fayda sağlamaz. İnsanlar anlık çıkarlarla toplamdaki faydayı birbirine karıştırabilir. Her hamle çift hamledir. Bir bilgi fayda sağlamıyorsa zıddında zarar verir. Zarara yaklaşırsak faydadan uzaklaşırız, faydaya yaklaşırsak zarardan uzaklaşırız. Hayatta her şeyin bir amacı vardır. Tüm canlılar doğanın dengesine katkı sağlar. Rüzgârın, yağmurun, bitkilerin, hayvanların, hepsinin bir amacı vardır. Bu amacın fayda üzerine kurulu bir düzeni bulunmaktadır. Eğer bir bilgi tutarlıysa ve faydalıysa anlaşılır da olması gerekir.

Anlaşılabilir

Bir bilginin anlaşılabilir olması için sade bir dil kullanılır. Bir bilgi ne kadar gerçekse o kadar basit ve sade olur. Gerçeklikten uzaklaştıkça karmaşık ve sahte olur. İnsan zihni anlayamadığı bir şeyi uygulayamaz. Gerçek bilgi yedi yaş için de yetmiş yaş için de anlaşılabilirdir. Yani yaşın bir önemi yoktur. Gerçek bilgi herkes tarafından kolayca anlaşılabilirdir. Kavramların gerçek anlamlarını bilmek belirsizliği ortadan kaldırır. Bunun için de epistemoloji yaparız. Epistemoloji kavram bilimidir ve kavramların gerçek anlamlarını açıklar. Kavramları bilmek bilgi karmaşasını ortadan kaldırır. Bilmediğimizde insanlarla olan ilişkilerimiz olumsuz etkilenir. Bir kavramın birçok anlamı olursa anlaşmazlıklar çıkar, ayrışma olur.  Bilginin anlaşılabilir olması uygulanmasını sağlar.

Uygulanabilir

Bir bilgi gerçekse uygulanabilirdir. Yaşı, cinsiyeti, mesleği fark etmeksizin herkes hayatına alabilir. Gerçek bilgiyi uygulamak basittir ve bir o kadar da pratiktir. Gerçek yaşamdan alındığı için hemen uygulanabilir. Gerçeği bilmek değil, gerçeği uygulamak ihtiyacımızı karşılar. Bir bilgi uygulandığı zaman bizim olmaya başlar. Uygulanan şey kalıcı hafızaya alınır, uygulanmayan unutulur. Uygulanabilir bilgi insana temas eder. Bize temas etmeyen şey bizim değildir.

 

Bir bilgi de bu dört özellik varsa Deneyimsel Tasarım Öğretisi müfredatına alınır. Dört ilke birbirini destekler ve tamamlar niteliktedir. Tüm zamanlar, tüm mekânlar ve tüm insanlar için geçerlidir. 

Dtö  Seminerleri Nelerdir ? 

Kim Kimdir?

İlişkilerde Ustalık Nedir?

Başarı Psikolojisi Nedir?