HAYATI BAYRAMA ÇEVİRMEK


 

  



Hayatımızda bazı dönemler diğer zamanlardan daha anlamlıdır. Doğum günleri, evlilik yıl dönümleri, özellikle de bayramlar…

Ailece bir araya gelinen sofralarıyla, misafirleriyle ne güzeldir bayramlar… Özenerek sevdiklerimiz için mutlulukla hazırlanırız… Böylelikle bayramlarımız şenlenir de şenlenir.

İşin içinde ÜRETİM olunca yapması da sunması da ayrı bir keyif verir.

Misafirlerimize ikramlar yapar, bunun yanında mutluluğu da sunarız. Üretmek nasıl mutluluk getirirse, ürettiklerimizin beğenilerek tüketilmesi de bizi mutlu eder.

Çünkü ÜRETEN insan sadece kendisine değil çevresine de fayda sağlar. Böylelikle mutlu olur ve bunu da etrafına yayar.

Peki hazırlarken bile yüzümüzü güldüren şey sadece kurulan sofralar mıdır? Ya da ikramlıklarımızın lezzeti? Peki o zaman bayram sofralarımızı, ziyaretlerimizi diğerlerinden farklı kılan nedir?

O ziyaretlerimizdeki farklılık sohbetimizdeki sevgiyle ortaya koyduğumuz samimiyetimizdir.

Bu hayatta yemek yemek su içmek kadar iletişim kurmaya da ihtiyacımız var.  Bayramlar bunun için güzel bir fırsattır… Uzun zamandır görmediğimiz akrabalarımızı görür, mutlu oluruz.

Hayatın koşturmacasında bazen bunları unutur sonrada neyin eksik olduğunu arar dururuz.

 

Bayramlar yeniden bizlere ihtiyacımızın ne olduğunu hatırlatır.

Bir araya gelip hayatı paylaşarak “En kısa zamanda, arayı açmadan yeniden görüşelim” dilekleriyle ayrılırız…

 

 


Peki ihtiyacımız olan şey bu kadar belliyken neden günümüzde kalabalıklar içinde yalnız hissederiz?

Çünkü artık hayatımızda bizleri mutlu edeceğini düşündüğümüz başka seçeneklerimiz var.

Telefonlarımız, sosyal medya hesaplarımız olduğu için iletişimde olduğumuzu düşünüyoruz.

Bir mesajla bayram tebriği gönderdiğimizde gerçekten ilişki kurmuş oluyor muyuz? Ya da ilişki kalitemizi takipçi sayımıza göre kıyasladığımızda..? Eğer bunlarsa, neden eskisi gibi tat alamıyoruz ilişkilerimizden?

Aslında ilişkilerimizin kalıcılığı, gördüğümüz ihtiyaç doğrultusunda var olur.

Aynı evin içerisinde eşimizin yaşadığı sıkıntıdan bir haber yaşayabiliyoruz. Yan odada çocuğumuzun okulda yaşadığı sorunlardan habersizce hayata devam edebiliyoruz.

Peki böyle gerçek ilişkiler kurmuş oluyor muyuz?

Bir yandan da kimsenin bizi anlamadığını düşünerek “Beni kimse anlamıyor” diye üzülüyoruz.

·       Peki biz gerçekten birilerini anlamaya çalışıyor muyuz?

·       Sorunlarına çözüm bulmak için çabalıyor muyuz?

·       Karşılık beklemeden sadece onu dinleyebiliyor muyuz?

Ve en önemlisi de derdini dert edinebiliyor muyuz..?

Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki; “İlişki ihtiyaç gidermeyle başlar.”

İnsan istekleri ve ihtiyaçlarına yönelik iletişime giren bir canlıdır. İletişimde ihtiyacımızı ortaya koyar ve karşı tarafın da ihtiyacını anlamaya çalışırız.

Mesela; bir yere gitmek istediğimizde bile durakta beklerken nasıl gideceğimizi sorarız. Komşumuzun cenazesi olduğunda taziyeye gider, yanında oluruz. Yeni bebeği olan bir arkadaşımızı görmeye gider, destek olmaya çalışırız. Tüm bunları yaparken aslında hem karşımızdakinin ihtiyacını hem de kendi ihtiyacımızı karşılarız.

Ama günümüzde git gide bu ilişkilenmelerin azaldığını görüyoruz. İletişim araçları git gide artıyor ama ilişkilerimiz de bir o kadar eksiliyor.

Oysaki insan yalnız yaşamaya uygun bir canlı değildir.

 

Bizler birbirimizin ihtiyacını karşıladıkça mutlu olur,

Böylelikle de bayramı beklemek yerine..  

Hayatımızı bayrama çevirebiliriz…





23 Yorumlar

  1. Günümüz insanının ilişki ihtiyacı ve üretim ilişkşsşne farklı bir persfektif getiren güzel bir yazı.Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  2. "Nerede o eski bayramlar" diyerek iç çekmelerimiz de bu yüzden. Aramızdaki bağı kuvvetlendiren şey ihtiyaç gidermek...Teşekkürler🌸

    YanıtlaSil
  3. O özlenen bayramlar gelir her zaman. Ne zaman? İhtiyaçları karşıladığımız zaman. O zaman her zaman bayram. İyi bayramlar. Kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  4. İhtiyaç görebilen olmak.. insanı ne kadar da marifetleren, ilişkilerini bereketlendiren bir detay.. emeğinize sağlık eski bayramları da hatırlamak ne güzel…🌺

    YanıtlaSil
  5. Hayatta en zor olan dineleyebilmek dinleyebilmeyi başardığımız an ihtiyaç da gidereceğiz sanırım herkes birşeyler anlatmak istiyor ama dinleyici yok

    YanıtlaSil
  6. Allah ihtiyaç giderenlerden etsin bizi inşaallah

    YanıtlaSil
  7. Geçmişteki adetlerimiz aslında birbirimizle olan iletişim bağlarımız güçlü kalmasına sebeb oluyordu. Şimdi ise bu iletişim boyutu malesef dijitale yerini bıraktı . Bize gerçek değerlerimizi hatırlatan bir yazı olmuş elimize sağlık .

    YanıtlaSil
  8. Elinize saglik.Bayrami beklemek degil , hayati bayrama cevirmek..

    YanıtlaSil
  9. Kalabalıklar içinde yalnızlık... Hepimizin zaman zaman yaşadığı ama itiraf edemediği... Hayatı daha konforlu yaşamak isterken tam zıttında sebepler oluşturuyoruz.. bağ kurmak ilişkinin gerçek tanımını bilmek karşımızdakini gerçekten dinlemek.... Bayram tadında güzel bir yazı olmuş. Emeklerinize sağlık 🍀

    YanıtlaSil
  10. Bir mesaj yetiyor sanarız çoğu zaman, hâlbuki karşı tarafı anlamaya yetiyor mu bir mesaj?

    YanıtlaSil
  11. Her bayram mutluluktur. İnsana nerede o eski bayramlar dedirten şey aslında iletişimdi. Erkenden kurulan kahvaltı masaları etrafında başlayıp akşama kadar devam eden kalabalıklar. Çocuk cıvıltıları, neşeli sohbetler, ikramlıklar... Ve tüm bunların oluşturduğu bağ. İletişimler ilişkiye dönerdi ihtiyaç gidererek. Bağ kurardı insanlar...

    YanıtlaSil
  12. Didem ileri4.05.2024 22:10

    O ziyaretlerimizdeki farklılık sohbetimizdeki sevgiyle ortaya koyduğumuz samimiyetimizdir. Her bayram kalplerin birleşmesine vesiledir aslında. Bayramın tadı sevdiklerinle birlikte olmaktır. Ellerinize kaleminize sağlık. Çocukluğumuzdakş bayram tadında geçsin ömrümüz.

    YanıtlaSil
  13. “Hayati bayrama çevirebilmek”. Ne güzel bir fikir.

    YanıtlaSil
  14. Başkasının derdini dert edebilen ihtiyaç giderenlerden olmak dileğiyle…

    YanıtlaSil
  15. Kalabalıklar içinde neden yalnız kalıyoruz ve ne yapmaliyiz formülü çok güzel anlatılmış yüreğini sağlık çok teşekkür ederiz.

    YanıtlaSil
  16. İletişim diye dayatılan iletişim araçlarının içinde kaybolmadan hayatı gerçekten yaşamak ümidi ile....Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  17. Kalabalıklar içinde yalnız olmak.. Günümüzde hepimizin yaşadığı ama herkesin çok mutluyum'u oynadığı bir dönem....

    YanıtlaSil
  18. İletişimimiz güzelleşince , Hayat bayram oluyor

    YanıtlaSil
  19. Kaleminize yüreğinize sağlık

    YanıtlaSil
  20. İhtiyaç giderdikçe insan, bayram tatlısından da tatlı oluyor, güzelleşiyor.
    Ne mutlu başkasınının derdini dert edinebilenlere :)

    YanıtlaSil
  21. Kaleminize sağlık, çok güzel ve faydalı bir yazı olmuş

    YanıtlaSil
  22. Neden yalnızsın? İşte cevabı...

    YanıtlaSil
Daha yeni Daha eski