Kuddüs ilk kez, Firavunlar döneminde orta krallık yazıtlarında
Rusalim adı ile geçer. Yahudiler bu şehre Yeruşelayim, Hristiyanlar Jarusselam, Müslümanlar ise
Darus-selam derler. Kısacası
her 3 dinde de adı DOSTLUK ŞEHRİDİR. Deneyimsel öğreti gerçek dostluk
çok kıymetlidir der.
Peki, Dost kime denir?
Fayda veren kişiye, Üretime yöneltene, dünden iyiye
ulaştırana dost denir. İnsanın hayatta çok fazla arkadaşı olabilir, fakat dostu
çok olmaz. Birçok arkadaşımızla eğlenebilir, yemek yiyebilir, alışverişe
çıkabiliriz. Tiyatroya gidebilir, günlük sohbetimizi yapabiliriz ama
söylemekten çekindiğimiz sırlarımızı yalnız dostumuza açarız. Dost, kendi
çıkarını, bizim çıkarımız için bir süreliğine erteleyendir. Dost, emin
olduğumuz kişidir. Verdiği sözü tutan, sadece iyi günde değil, bizzat kötü günde de yanımızda olandır. Başımıza bir iyilik
geldiğinde samimiyetle sevinebilen kişidir. Bizimle beraber tebessüm edendir.
Başarımıza alkış tutabilen, kıskanmayandır. Hatalarımızı da incitmeden,
gerçekliğiyle söyleyendir. Dost, insanı, dününden daha iyiye taşıyabilen onu
gerçeğe yaklaştırabilendir. Öyle her dakika beraber olmak, birbirine sahte
övgüler savurmak, saatlerce onunla telefonda konuşan değildir. Dostluk günlerce
görüşmesek bile onun o hafta neler yapabileceğini tahmin edebilmektir. Araya çok zaman girse
de bir araya geldiğimizde kaldığımız yerden devam edebildiğimiz kişidir.
Dost aramızda gerçek bağ kurabildiklerimizdir. Bir şey söylemeden neye ihtiyacımız olduğunu
anlayan, neyden hoşlanmadığımızı, sevdiğimiz mekânı, aktiviteyi, yemeği
bilendir. Bir espri olduğunda göz göze gelip dakikalarca gülebildiğimiz, bazen
hiç konuşmadan bakışarak anlaştığımız, bazen de problemimizi anlatarak beraber
çözüm aradığımız kişidir. İhtiyacımızı biz fark
etmediğimizde dahi fark edendir.
·
Dost, en sevdiklerimizi, evimizi emanet
edebildiğimiz, elinden ve dilinden EMİN olduğumuz kişidir.
·
Aynı yöne bakabildiğim, aynı amaç doğrultusunda ÜRETİM
ve TÜKETİM yapabildiğimdir.
·
Ortak dertlerimizin, sevinçlerimizin olduğu
kişidir.
·
Kıyasa girmediğim, malına göz dikmediğim, arkasından dedikodu etmediğimiz kişidir.
·
Kendimiz için istediğimizi, onun için de
isteyebildiğimizdir. Herkes çıkıp gittiğinde, çıkıp gelebilendir.
Dost uzaktayken yakınlaşabildiğimizdir. Peki dostluğun zıttı
var mıdır?
Hayata baktığımızda her şeyin zıddıyla var olduğunu görürüz. İyi
varsa kötü var, sıcak varsa soğuk
var, güzel varsa çirkin var, doğru varsa yanlış var. Dost varsa zıttında
düşman da vardır.
Peki, düşman nedir?
Düşman zarar verendir, bizi dünümüzden kötüye götürendir.
Kendi çıkarlarını bizimkine üstün
tutan, insanı gerçekten uzaklaştıran, sahteye yaklaştırandır. Andaki çıkarına
göre hareket eden, toplamda kaybetmemize sebep olan, başarımıza üzülen, her
konuda üste çıkmaya çalışandır. Bizden daha iyi olduğunu ispat etme kaygısı
taşıyandır. Söz veren ve sözünü tutmayan, iyi günümüzde yanımızdaymış gibi yapıp, kötü günde
bizden hemen uzaklaşandır. Elinden, dilinden emin olamadığımız, acıma sevinen,
sevincime üzülen, malıma göz
dikendir. Bizi kıskanan, arkamızdan dedikodu yapandır. Düşman bizim
ihtiyacımızla değil, kendi isteğiyle ilgilenir. Düşman farklı yöne baktığımız
kişidir. Dününden geriye düşmemizi sağlayan, ağladığımızda gülen, güldüğümüzde ağlayandır. Düşman emin
olamadığımız kişidir. Emanetimi veremediğim, zamanımızı boşa harcamamıza sebep
olandır.
Düşman; Bizi oyalayandır.
Hayır hayır!
Düşman kimdir bilir miyiz?
Asıl düşmanın en kötüsü, dost gibi görünen ve kendini
gizleyendir. Uzaklarda aradığımız ama çok yakında bulunan kişidir. Bizdenmiş
gibi yapıp arkamızdan tuzak kurandır. Aynı yöne baktığımızı söyleyip asıl yönünü örtendir.
Dışarıdan herkesin dostumuz sandığı gerçekte kuyuya atandır.
Hayır hayır!
GERÇEK DÜŞMAN kimdir bilir miyiz?
Gerçek düşman dışarıda
değil, içimizde olandır. Hiç kimse bize zarar veremez bizden başka. Hiç kimse
bize zulmedemez bizden başka. Hiç kimse bizi yıkamaz bizden başka… Biz iyiysek
zarar verseler de temas etmez. Biz yanlıştaysak iyilik etseler de bize temas
etmez.
Deneyimsel tasarım öğretisi der ki;
İnsanoğlunun dostu ya da düşmanı aynadaki kişidir.
İnsanların olduğu gibi ülkelerin ve şehirlerin de dostu ve
düşmanı vardır.
Kuddüs Dostluk şehriydi, dost gibi görünen düşmanları tarafından yıllarca zulme uğradı ve bu zulüm hiç
bitmedi… Zulme karşı içimizdeki düşmanlar sessiz kalırken, dışımızdakiler
azgınlıklarını iyice arttırdı. Oysa onlar sadece tarafını seçti. Nice sayıca az
olan dostlar, sayıca fazla olan düşmanlara üstün geldi.
Bilir misin ki büyük bir GERÇEĞİN vakti geldi…
Çünkü her şey,
vaktine esirdir…
Çok güzel ve anlamlı bir yazı...
YanıtlaSilKavramların gerçek anlamlarını bilmek ne kadar önemli. O zaman insan doğru ve yanlışı görebilir, gerçek ve sahteyi ayrıştırabilir...
Dostunu düşmanını ayırt edebilir. Hangi insan bile bile zarar görmek ister ki?
Teşekkürler🌸
Kaleminize sağlık. Zulme karşı sessiz kalmamak önemli çok önemli...
YanıtlaSilİnsanın en büyük düşmanını ve dostunu tanıyabiliyor olabilmesi ne kıymetli.. İnsana teması olan ve anlamlı bir yazı olmuş… kaleminize sağlık… 🌱
YanıtlaSilGerçekleri ayırt etmenin sahte ve doğrunun ayrıştığında nasıl yol almamız konusunda yolumuza ışık tutan bir yazı olmuş . Kaleminize sağlık .
YanıtlaSilAllah razı olsun dost ve düşmanı ayrıt edebileceğimiz güzel bir yazı olmuş
YanıtlaSilİnsanın hayattaki en büyük düşmanı malesef aynada ki kişi... Gerçeklerle yüzleşmek insana acı verse de aslında burnunuzun ucunda olduğunun farkında bile değiliz.
YanıtlaSilCok guzel bir yazi olmuş elinize sağlık
YanıtlaSilKudüs yazısı ile birlikte dostun ve düsmanın deşifre edilmesi çok isabetli olmuş... İnsan hangi tarafavdaha yakın? Ya da gerçekten dost isek nasıl bir dostuz kime dostuz bunun için neler yapıyoruz..? Zulme uğrayanların gerçekten yanında durabiliyor muyuz? Emeklerinize sağlık güzel bir yazı olmuş 🌸
YanıtlaSilİhtiyacımızı biz fark etmediğimizde dahi fark edendir dost. İnsanın önce kendiyle dost olmalı aynayı kendine tutması kendinde araması… Yüreğinize ellerinize sağlık…
YanıtlaSilGerçek dostu gerçek düşmanı bularak gerçekleri görerek yaşarız inşALLAH. Hangi taraftayız yönümüz belli mi?
YanıtlaSilBu yazı, dostluğun ne kadar değerli ve nadir bir şey olduğunu düşündüren harika bir metin. Kudüs'ün üç büyük din tarafından dostluk şehri olarak anılması, hepimize barış ve kardeşliğin önemini hatırlatıyor. Deneyimsel Tasarım Öğretisi'ni kullanarak dost ve düşman arasındaki farkları böylesine net bir şekilde anlatmak, insan ilişkilerimizi yeniden gözden geçirmemize sebep oluyor. Özellikle, dostun sadece iyi günlerde değil, kötü günlerde de yanımızda olması gerektiği fikri çok dokunaklı.
YanıtlaSilYazıyı okurken, kendi dostluklarımı ve ilişkilerimi düşündüm. Gerçek dostlarım kimler, kime gerçekten güvenebilirim sorularını sormama neden oldu. Dostluğun aslında ne kadar derin ve anlamlı olduğunu, sıradan arkadaşlıklardan ne kadar farklı olduğunu bir kez daha anladım.
Son olarak, Kudüs'ün tarih boyunca yaşadığı zulümleri, bana dostluğun sadece bireyler arasında değil, toplumlar ve şehirler arasında da ne kadar önemli olduğunu hatırlattı. İçimizdeki ve dışımızdaki gerçek düşmanlarla yüzleşmemizi ve dostluklarımızı daha da değerli kılmamızı sağlıyor.
yazını okumak büyük bir keyifti. şehrin tarihini ve kültürel zenginliğini bu kadar güzel anlattığın için teşekkürler. harika bir yazı
YanıtlaSilGerçek dostluğun ve düşmanlığın ne anlama geldiğini bu kadar derinlemesine ve etkileyici bir şekilde anlattığınız için teşekkürler. Yazınızı büyük bir beğeniyle okudum.
YanıtlaSilİnsanın en büyük dostu da düşmanı da aynada gördüğüdür.... Rabbim dostunu doğru seçenlerden olmayı nasip etsin... 💖
YanıtlaSilAllah razı olsun elimize emeğinize sağlık
YanıtlaSil"Hiç kimse bize zarar veremez bizden başka. Hiç kimse bize zulmedemez bizden başka. Hiç kimse bizi yıkamaz bizden başka… Biz iyiysek zarar verseler de temas etmez. Biz yanlıştaysak iyilik etseler de bize temas etmez."
YanıtlaSilİyi ile kötünün yanlış ile doğrunun birbirine karıştığı bu dönemde, sabr-ı cemil ve sabr-ı celâlle iyilerden olmak dileğiyle...
Kaleminize sağlık.
Allah razı olsun çok güzel 🌸
YanıtlaSilKaleminize sağlık, çok güzel ve faydalı bir yazı olmuş
YanıtlaSilAynadaki ile hep dost kalabilmemiz umuduyla, kaleminize sağlık.. dünyada da gerçek dostların kazanması dileğiyle 🤲
YanıtlaSildost dediğin kimdir? ... düşman kimdir? kaleminize sağlık. bu zamanda her şey böylesine birbirine karışmışken gerçekliği paylaştığınız için...
YanıtlaSilemeklerinize sağlık..
YanıtlaSilÇok faydali bi yazı olmuş yüreğinize sağlık Hep dost kalabilme duasıyla
YanıtlaSiltam da bu zamanın yazısı...
YanıtlaSiltarihsel gerçekleri bilmek bugünü anlamamızı sağlıyor.Tarafımızı doğru belirlemek dileğiyle.Kaleminize sağlık
YanıtlaSilKaleminize ve emeğinize sağlık.. çok faydalı ve bilgilendirici bir yazı olmuş
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı... ALLAH razı olsun, emeklerinize sağlık...
YanıtlaSilİnsanoğlunun dostu ya da düşmanı aynadaki kişidir. O kadar pişmanlık uyandırıcı ve ümit verici bir gerçeklik ki bu...
YanıtlaSilHer gerçek ortaya çıkacağı zamanı bekler...
YanıtlaSil